[tarıkziyad]

Semiragiç'e göre, kentin 20 kilometre kadar kuzeyinde yer alan Visoko kasabası
yakınlarındaki 700 metre yüksekliğinde bir tepe, içinde en az yedi bin,
muhtemelen de 12 bin yıllık bir "piramit" saklıyor. Bosna gazetelerinde yer alan
haberlerde, piramidin büyüklük ve yapı açısından, Mısır'da Sakkara yakınında
bulunan ünlü "basamaklı piramit" ile benzeştiği ileri sürülmekte. Semiragiç ise,
tepenin içinde "gömülü" halde duran piramidin yaklaşık 100 metre yüksekliğinde
olduğunu yineleyip, içinde gizli geçit ve odaların bulunabileceğinden söz
ediyor. BBC'nin haberine göre arkeolojik kazılarda, piramidin bir yüzeyi olduğu
düşünülen duvara ve merdiven kalıntılarına ulaşılmış. Tepenin çevresinde çalışan
bir Alman arkeolog ekibinin de yaklaşık 7 bin yıllık alet kalıntıları bulduğuna
dikkat çeken Semiragiç, "Bosna Piramidi"nin, dünya çapında bir ağın parçası
olduğu görüşünü vurguluyor. Yani bugüne dek en eski örneklerine Mısır'da
ulaşıldığı düşünülen; Orta Amerika'nın değişik bölgelerinde yaşı 3500 yıla dek
ulaşan örneklerine rastladığımız; son olarak Peru'nun Caral bölgesinde 5000
yıllık benzerleri gün ışığına çıkarılan gizemli piramidlerin Avrupa'daki ilk
örneği olmakla kalmayıp, bu tür yapıların belki de "en eskisi" söz konusu
burada.
Bosnalı yerbilimci Nada Nukiç de bu konuda Osmanagiç ile aynı fikirde. Nukiç,
tepenin bugünkü yapısının "doğal" olmadığını; büyük olasılıkla işin içine "insan
müdahalesi"nin girdiğini söylüyor. Her iki Bosnalı bilim adamına göre, dünyanın
tarihini ciddi biçimde değiştirecek, son derece çarpıcı bir bulguyla karşı
karşıyayız. Avrupa'da 12 bin yıllık bir piramidin varlığı eğer doğrulanırsa,
izleri silinmiş, "eski ve yitik bir uygarlığın" varlığını savunan Graham
Hancock, Robert Bauval, John Anthony West, Robert Schoch ve Andrew Collins gibi
araştırmacıların elleri güçlenecek. Şimdiden birçok meraklı göz, Bosna'ya
çevrilmiş durumda.

Bilin bakalım Bosna'daki bulguların geçerliliğine daha gidip bir inceleme yapma
gereği bile duymadan ilk itiraz eden "saygıdeğer bilim adamı" kim oldu? Elbette,
yıllardır bağımsız araştırmacıların Giza'da çalışmalarına engel olan ve tarihin
çevresine "ortodoks ejiptoloji" tuğlalarıyla örülü bir duvar çeken, Mısır Eski
Eserler Dairesi Başkanı ünlü Zahi Hawass. Bosna'daki piramitle ilgili haberlerin
"iyice incelenmeden ortaya atılmış" olduğunu savunan Hawass, "eğer çağrı gelirse
seve seve gidip incelemelerde bulunabileceğini" belirtmiş. Belki de şimdiden
Saraybosna'yla bağlantıya geçip, kendisi gibi, bulguları ve gerçekleri "havassın
tekeline" bırakmaya eğilimli bir meslektaş bulmaya ve "sahte bilimcileri" oradan
uzak tutmanın bir yolunu bulmaya çalışıyordur.
Semir Osmanagiç, bugüne dek "alternatif tarih" üzerine dokuz cilt kitap yazmış
bir araştırmacı. BBC ve NBC dahil birçok ajansın bültenlerinde yayımlanan bu
haberin, tam da Osmanagiç'in yeni kitabı "Bosna'nın Güneş Piramidi" yayımlandığı
gün duyurulması, doğal olarak "reklam kokusu" olasılığını da hatırı sayılır
biçimde artırıyor. Üstelik, Visocica tepesindeki kazılara yazar bizzat kendi
parasıyla katkıda bulunmuş, yani bir anlamda "yatırım yapmış". Acaba bu,
Osmanagiç'in kitabını basan yayıncıların "halkla ilişkiler" başarısının bir
sonucu mu, yoksa gerçekten dikkate değer arkeolojik bir "muamma" var mı
Bosna'da? Sözü edilen bulgular ne dereceye kadar gerçeklik taşıyor, bilemiyoruz;
bunu zaman ortaya çıkaracak.
Ama dikkat çekici olan, daha haber duyulur duyulmaz, incelemeye bile gerek
duymadan hemen reddetme eğilimine giren "bilim bürokratı"nın tavırları. Oysa
meraklanacak, endişe edilecek hiçbir şey yok: Eğer gerçekten ortodoksların iddia
ettiği gibi bütün bunlar reklam amaçlı "yalan ve abartı" ise, Osmanagiç'in mumu
da "yatsıya kadar" yanacaktır zaten. Ama değilse, şimdiden ışığı iyice
zayıflamış olan Hawass gibilerin mumları bütünüyle sönecek. Rahatsızlıkları da
bundan kaynaklanıyor.
bosna Piramitleri, veya bulunduğu
şehrin adıyla Visoko Piramitleri (iki piramitin mevcut olduğu savından
hareketle, biri Bosna Güneş Piramidi -'Bosanska Piramida Sunca'-, diğeri de
Bosna Ay Piramidi -'Bosanska Piramida Mjeseca'- şeklinde de adlandırılmaktadır)
Boşnak arkeolog Semir Osmanagiç tarafından halen üzerinde çalışmalar yürütülen,
Bosna-Hersek'in başkenti Saraybosna ile Zenica arasında yer alan Visoko kentinin
arkasında yükselen hayli düzgün bir piramit şeklindeki tepe ve bu tepeden
görülebilen benzer şekilli daha küçük bir yükseltidir.
Semir Osmanagiç, 2005 yılı içinde 'Güneş Piramidi' alanında bizzat finanse
ettiği kazı çalışmalarına başlamıştır. Tepenin uçlarının kuzey-güney-doğu-batı
yönlerine denk geldiğine dikkat çekmekte, ve taş döşenmiş bir giriş holü,
altında piramidin yer aldığına inandığı kil katmanları bulduğunu öne sürerek,
Visoko Piramitleri'nin Avrupa'nın bilinen ilk piramitleri olduğunu iddia
etmektedir. Mevcut bir tepenin şeklinin düzgünleştirilerek piramit şekline
sokulmuş, yamaçlarında da basamaklar inşa edilmiş olması da başka bir
ihtimaldir. Osmanagiç'e göre, Piramitlerin tarihi, bölgeye M.S. 600 yıllarında
gelmeye başlayan Slav kavimlerinden önce Balkanlar´da yerleşik bulunan
İlliryalılardan (muhtemelen Arnavutlar ın ataları) da öncesine dayanmaktadır.
GÜNEŞ PİRAMİDİ
AY PİRAMİDİ