06-14-2008, 07:45 PM | #1 |
Administrators
Üyelik tarihi: May 2008
Mesajlar: 1.482
Tecrübe Puanı: 10 |
Karabük
lkçağda Karabük, Hititlerden başlamak üzere Frig, Helenistik Krallıklar ve Roma döneminde geniş çaplı olarak yerleşmeye konu olmuştur. Karabük'ün, Hititler döneminde yerleşmeye konu olan İlçesi; Eflani'dir. Hitit metinlerinde kentin en eski adının Haluna (Yün) olarak geçtiği bilinmektedir. Ovacık'ın Kışlaköy'ü, Frigler döneminde yerleşmeye konu olmuştur. Burada bulunan Hesem Değirmeni'nin kapısındaki yapı taşının Frigler dönemine ait olduğu sanılmaktadır. Helenistik Krallıklar döneminde özellikle Eflani, yerleşmeye konu olmuştur. Helenistik Krallıklardan Bitinler, Roma'nın Batı Karadeniz Bölgesini (Paflagonya) ele geçirmesini önlemek için Eflani'de üs oluşturulmuş ve bölgenin savunmasını buradan gerçekleştirmişlerdir (M.Ö.70). Eflani'nin tarihte bilinen ikinci adı Bitinya Kralı Nikomedes'in oğlu Phylomenes'ten dolayı, "Phylomenes Yurdu" olarak bilinmektedir. İlkçağın son Devleti olan Roma, M.Ö.1, yüzyılda Anadolu'ya girince önem verdiği yerlerden birisi de Batı Karadeniz Bölgesi olmuş, bölgenin ormanları ve madenlerini emperyalist bir politika izleyerek kendi çıkarları doğrultusunda kullanmayı bilmiştir. Roma'nın bu amaçlarla Karabük İli sınırları içinde kurduğu en önemli kentler Eskipazar sınırları arasında yer almaktadır. Bunlar, Hadrianapolis ve Kimistene adı ile anılan yerleşme alanlarıdır. Bunun yanısıra Karabük'te Bürnük Köyü, Üçbaş Köyü, Bulak Köyü; Ovacık'ta Pürçükören Köyü, Roma Dönemi kalıntıları ile adeta tarihi tanıklık yapmaktadırlar.
Karabük'ün Kuruluşu Karabük bir Cumhuriyet şehridir. Safranbolu ilçesinin bir köyü olan Öğlebeli'nin 13 hanelik mahallesi olan Karabük, 1935 yılında Ankara-Zonguldak demiryolunun açılmasıyla bugünkü istasyonun olduğu yere bir ad verilmesi gerektiğinde 13 hanelik Karabük mahallesi istasyonu adı verilmiştir. Böylece Devlet Demir Yolları haritasında Karabük adı geçmiştir. Yöre halkı tarafından "Kara" taşlık, çorak,dağlık, "Bük" çalılık ve fundalık anlamında kullanılırdı, "Kara" ve "Bük" sözcüklerinin birleşmesiyle Karabük adı verilmiştir. Bir başa kaynağa göre "Karabük" bir Türkmen kolunun adı olup ülkemizin çeşitli ilçelerine bağlı yedi adet "Karabük" adlı köy bulunmaktadır. Safranbolu ilçemizde de Türkmen boy ve aşiret topluluklarının adını taşıyan köyler bulunmaktadır. 1937 yılına kadar 13 hanelik bir mahalle iken 3 Nisan 1937 yılında Demir-Çelik Fabrikalarının temelinin atılması dolayısıyla, Karabük Türkiye ve Dünyada duyulmuş oldu. Demir ve Çelik Fabrikalarının kuruluşu sürerken diğer taraftan Karabük şehrinin temelleri de atılır. 1941 yılında Safranbolu ilçesine bağlı bucak, Demir-Çelik Fabrikalarının genişlemesiyle Karabük'ün nüfusu da her geçen gün artar ve 1953 yılında ilçe ve 1995 yılında ise Türkiye'nin 78. ili olmuştur. Cumhuriyetin ilanından sonra oluşan ilk şehir olduğu için Karabük bir Cumhuriyet şehridir. Kent planının da fabrika ile birlikte çizildiği Cumhuriyetin ilk ve tek planlı sanayi kenti Karabük, sosyal ve kültürel yönden de çağdaş bir kent konumundadır. Karabük ,ülkemizin sanayileşmede ilk adımın atıldığı yer olmanın ötesinde, ilçeleriyle birlikte sahip olduğu tarihsel değerleri ve doğal güzellikleri ile tüm Türkiye ve Dünyada öne çıkmaktadır. Karabük, Türk Ulusunun tarihinde, sanayileşmeyi simgeleyen kent olmanın hakli gururunu taşımaktadır. Cumhuriyetin ilk yıllarında, Atatürk'ün sanayileşme yolunda aldığı karar üzerine, Türkiye'nin ilk entegre demir-çelik tesisinin yeri için, maden kömürü havzasına ve sahile yakınlığı, demir yolu güzergahında bulunuşu ve stratejik uygunluğu nedeniyle Karabük seçilmiştir. Temeli atıldığında 3 Nisan 1937 tarihinden üç yıl gibi kısa bir süre içinde tesisler belli Periyodlarda işletmeye alınmış, ilk ürünlerini de 1940'tan sonra vermeye başlamıştır. Karabük'te kurulan Demir-Çelik Fabrikası çevrede özel sektörün de kurulmasını sağlamış ve birbiri ardına irili ufaklı haddehaneler ,dökümhaneler kurulmuştur. Karabük Demir ve Çelik Fabrikaları, fabrika yapan fabrika olması özelliği ile,Türkiye'deki sanayi hareketinin öncüsü ve okulu olmuştur. Karabük Demir-Çelik 5 Nisan 1994'te özelleştirme kapsamına alınmış; 1995'te çalışanlar, Karabük halkı, esnafı ve sanayicilerinden oluşan Kardemir Şirketine devredilmiştir. İlk olarak modernizasyonlar ile Teknolojisini yenileyen Kardemir, yeni yatırımlar ile hedeflerini genişletmektedir. TARİHİ YERLERİ Safranbolu, Karabük ilinin en büyük ve gelişmiş ilçesidir. Klasik Osmanlı kent mimarisini yansıtan tarihî evleri ile ünlü olan şehir, bu özelliği sayesinde 17 Aralık 1994 tarihinden beri Türkiye'de Dünya Miras Listesi'nde yer alan 9 kültürel varlıkdan biridir ve turistik ilgi çekmektedir.Safranbolu ismini, bölgede yetişen ve nadir bir bitki olan safrandan alır. Safranbolu coğrafi konumu nedeniyle tarih boyunca idari ve ticari bir merkez olmuştur. 2000 nüfus sayımına göre nüfusu 47.257'dir. Tarihte Paflagonya olarak adlandırılan bölgede bulunur ve birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Türkler tarafından kesin olarak alınışı 1196 yılındadır. Osmanlı zamanında 17. yüzyılda İstanbul-Sinop yolu üzerinde olması nedeniyle tarihteki en önemli dönemini yaşamıştır. Hadrianapolis Antik Kenti Handrianapolis bir İlk Çağ kentciğidir. Helenistik Roma, Bizans, Osmanlı dönemlerinde kent yaşamını sürdürmüştür. En önemli dönemi Bizans Çağıdır. 8. YY'da Bizans İmparatorluğu amcasına İzatifen Bitinyadan Ereğli(Helaklia Pontik bölünüp eyalet yapma eyalete bağlı 6 kentten birisi Handrianapolis olmuş. Eyalet döneminde Handrianapolis Psikoposluk(ilahiyet) merkezi olmuştur Kültür Bakanlığının yaptığı kazı bu dönemde yapılan Kilisede devam etmektedir. Zemin çağının zengin mozaik ve fresko örneklerine rastlanmaktadır. Fresko: Yaş zemin üzerine yapılan resim mozaik. Küçük parçaların bir araya getirilmesinden meydana gelir 2000 yıllık kalıntılar hızla çıkarılmaya devam edilmektedir. Eskiden beri yapılan kaçak kazılar nedeniyle Handrianapolis büyük zarar görmüştür. Bu kaçak kazılar yapılmasaydı belkide Türkiye'nin en büyük Antik Kenti, Açık Hava Tiyatrosu olabilirdi. Kaya Mezarları İlkçağ tarihinde Paflogonya olarak bilinen yörede saptanan 116 kaya mezarının büyük bir çoğunluğu Karabük ili ve çevresinde yer almaktadır. Bu mezarlar, M.S. II ve III yüzyıllara ait olup, Roma'lılar döneminden kalmadır. Ayrıca yörede Bizans döneminden kalma kaya mezarlarına rastlanılmaktadır. Bunlar Eskipazar'ın batısında bulunan Hadrianapolis (Viranşehir) harabeleri içinde ve çevresinde yer alır. İki sıradan oluşan Delik Kaya Mezarları'nın boyutları 2x2x1 metre boyutlarında olup aralarında birer ölü sediri bulunur. Ovacık ilçesi Karakoyunlu Mahallesinde bulunan Lidya dönemine ait kral mezarı da önemlidir. Asar Tepe İmparator Caracalla (211-217) ve Diacletianus (284-305) ait heykel kaideleri, Zeus Kminsteros, Demeter, Artenis Ktatione Hermes kütleleri ile ilgili tapınak ve yazıtları ile mezar yazıtları bulunan Kimistene Roma İmparatorluğu döneminde önemli bir yerleşim yeri idi. |
Facebook'ta Paylaş Twitter'da Paylaş
11-18-2008, 12:22 AM | #2 |
Yeni Üye
Üyelik tarihi: Nov 2008
Mesajlar: 2
Tecrübe Puanı: 17 |
işte ben o yere gittim arkadaslar benim memleketimde burası herkezin gelip görmesi gereken yer insan üstu biyer
|
11-18-2008, 03:39 PM | #3 |
Üye
Üyelik tarihi: Jun 2008
Mesajlar: 30
Tecrübe Puanı: 23017 |
evet batı karadeniz bölgesi medeniyetin yaşandığı bi bölgedir
|
11-18-2008, 11:11 PM | #4 |
Guest
Mesajlar: n/a
|
Gezgin kardeş sitemize hoş geldin inşallah biz sizden sişzde bizden faydalanırsınız karabük gerçekten görülmeye değer bi ilimizdir hitiler karabük eflani daday devrekaniden yozgat tarafına geçmiş ve buralarda altın çağını yaşamışlardır gerçekten medeniyetler yönünden zengin bir ilimizdir SAYGILAR DAYI
|
Etiketler |
Yok |
|
|