şehitlerimiz

selamünaleyküm joviyanus kusura bakma bu kadar üzüleceğini blseydim koymazdım
ama onları hatırlamak onları yadetmek hepmizin vazifesi ve ayrıca vatani görevidir . son dediklerinne bumemleketin yüz karasıdır. dünyanın her tarafında mevcuttur.ona bişey yapacak durumumuzda yok hem bunlar için bu kadar bağırıp çağırmaya gerek yok öbür tarafta cehenemede odun lazım herkes cennete giderse hele senin gibiler şehit arkadaşı olmak o kadar kolaymı bir şehit 100 kişiye şefaat eder acıyan bize acısın dostum saygılar

[JOVİYANUS]

bide cennet kusumuz var bizim dayı oda insallah dosltara sefaat eder....

[~*İNB_37*~]

ŞEHİTLERE GÖZYAŞI SEL OLDU !!!

Bingöl ve Şırnak’ta önceki gece PKK’lı teröristlerle çıkan çatışmalarda Üsteğmen Serkan Gencer ve Piyade Er, şehit Mesut Yılmaz şehit oldu.


ÇATIŞMA : 1 ASTSUBAY, 1 KOMANDO ER ŞEHİT

A.A Çatışma:1 astsubay, 1 komando er şehit Şırnak'ın Silopi ilçesi kırsalında terör örgütü PKK mensupları ile güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada şehit

ŞEHİT KARDEŞE GÖZYAŞI !!!

Şırnak'ta dün teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan Piyade Er Taha Köroğlu (20) için memleketi Giresun'un Görele ilçesinde cenaze töreni düzenlendi. Kardeşinin


BİR ATEŞTE OSMANİYE'YE DÜŞTÜ

2008-07-09 20:06 İstanbul'da Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) Başkonsolosluğu'nda bugün meydana gelen saldırı sonucu hayatını kaybeden polis memuru Mehmet Önder

DEVRİLEN TANKIN ALTINDA ŞEHİT OLDU !!!

Hüseyin TÜCCAR- Selahattin BUDAKOĞLU/BURSA, (DHA) ŞIRNAK'taki Gölyazı Jandarma Sınır Karakolu'nda vatani görevini yapan 20 yaşındaki Tank Er Faik Gökçen, birliğine dönerken


ŞEHİT BİNBAŞI AKSUNGUR 49 TAKDİR BELGESİNE SAHİPMİŞ

Gaziantep'ten yeni görev yeri olan Hakkari'nin Çukurca ilçesine giderken Van'ın Başkale ilçesinde geçirdiği trafik kazasında şehit düşen Binbaşı Fikret Aksungur'un

ŞEHİT BAŞKOMİSER UNUTULMADI

16.05.2007 tarihinde İzmir KOM şubesinde çalışırken operasyon esnasında şehit olan 1998 yılında Polis Akademisinden 1.likle mezun olan başkomiser Erdal AKPOLAT


PKK'NIN ŞEHİT ETTİĞİ ÖĞRETMENE ŞİİR YAZDI....

Olimpiyatlarda 'kardelen öğretmen' için şiir okunacak Almanya'nın Mannheim kentinden Türkçe Olimpiyatları'na katılan Büşra Kaynak'ın okuyacağı 'Kardelenler Kara İnat Büyür'

TERHİSİNE 2 AY KALA ŞEHİT DÜŞTÜ

Şırnak'ın Güçlükonak ilçesi kırsalında PKK terör örgütüne yönelik sürdürülen operasyonlarda 1 asker şehit oldu, 2 asker yaralandı. Güvenlik güçlerince sürdürülen


ŞEHİT AĞABEYE ASKER SELAMI

Şırnak’ın Küpeli Dağı eteklerindeki Akdizgin İç Güvenlik Piyade Tabur Komutanlığı’nda görevli askeri time, önceki gece arazide arama faaliyetinde bulunurken, bir

ŞEHİT ER UZUN TOPRAĞA VERİLDİ

Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde karakola yapılan saldırıda şehit olan 1987-3 tertip er Gökhan Uzun'un naaşı, Trabzon'un Akçaabat ilçesi Kavaklı Rahman Camii'nde


ŞEMDİNLİ'DE KARAKOLA BASKIN : 6 ER ŞEHİT

İran'a sıfır noktadaki Aktütün Karakolu'na teröristler tarafından roketatarlı saldırı düzenlendi. 6 asker şehit oldu, 19 terörist öldürüldü.. İran sınırında bulunan Hakkâri'nin

TRABZONLU ŞEHİT ERİN BABA EVİNE ATEŞ DÜŞTÜ

HAKKARİ’nin Şemdinli İlçesi'ne bağlı sınır köyü Aktütün'de jandarma karakoluna dün akşam teröristlerce düzenlenen saldırıda şehit olan jandarma er Gökhan Uzun'un


ŞEHİDİN KIZI AĞLATTI ...

Bingöl Jandarma Özel Harekat Taburu'nda görev yapan ve PKK ile girilen çatışmada şehit düşen 4 yıllık evli ve 2,5 yaşında

ŞEHİDİMİZİ 20 BİN KİŞİ UĞURLADI

Bingöl Jandarma Özel Harekat Taburu'nda görev yaparken, Genç İlçesi Kavaklı Köyü'nün kırsal kesiminde PKK'lı teröristlerle girdiği çatışmada şehit düşen 27


İKİ ŞEHİT VERDİK !!!

Operasyona bin komando ve 300 korucu katılıyor. Şırnak'ın Cudi Dağı bölgesinde teröristlerle çıkan çatışmada 1 binbaşı ile 1 er şehit oldu.

CENAZEDE PKK'YA LANET YAĞDI

Hakkari'nin Çukurca İlçesi’nde PKK’lı teröristlerin döşediği mayının patlaması sonucu şehit olan Jandarma Komando Çavuş 21 yaşındaki Ersin Selimoğlu, memleketi Bingöl’de


ARKADAŞLARI BİR KİŞİ EKSİLMESİN İSTEDİ

Şemdinli İlçesi Aktütün Köyü yakınlarında PKK'lı teröristlerin yola döşediği mayının patlaması sonucu 3 arkadaşıyla birlikte şehit düşen Komando Çavuş Tuncay

TERHİSİNE 3.5 AY KALMIŞTI

Hakkari’de mayın patlaması sonucu şehit düşen Dağcı Komando Çavuş Habip Özkaya’nın Nevşehir’in Ürgüp ilçesi Aksalur Beldesi'ndeki baba ocağına ateş


GÜNEŞ'İN BABASI ŞEHİT OLACAĞINI HİSSETMİŞ

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Kuzey Irak'a düzenlediği sınır ötesi operasyona ismi verilen, tüm Türkiye'nin şehit babalarının cenaze töreninde yırtık çoraplı görüntülerini

'GÜNEŞ' GAZİSİ FIRAT YARALANDIĞI ANI ANLATTI

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Irak'ın kuzeyine düzenlediği operasyon sırasında yaralanan Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı Otluca 15. Dağ ve Komando


ODTÜ'DE ŞEHİTLERE BÜYÜK SAYGISIZLIK

ODTÜ Barış Meclisi girişimi, ODTÜ Kampüsü içinde yaptığı 'savaş karşıtı' eylemde, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)'nin terör örgütüne yönelik Kuzey Irak'ta

BİR GARİP ER ÖLDÜ DİYELER

Taraf gazetesi şehit canezeleri arasındaki ilgi yoğunluğunu manşetine taşımış. Kocatepe Camii'ndeki şehit cenazelerine devlet ricali katıldığı için medya ve


ÜÇ AYLIK HAMİLE EŞİ ' BAK BABAN GİDİYOR '

KUZEY Irak'taki operasyon birliklerine destek amacıyla birliğinin konuşlandırıldığı sınır hattında teröristlerin açtığı ateş sonucu şehit olan Üsteğmen Serkan Çakal'ın cenazesi

ŞEHİT CENAZELERİNDE GÖZYAŞI VE PKK'YA ÖFKE

[b]Kuzey Irak'taki harekâtta şehit düşen İbrahim Gedik, Selam Kemer, Gökhan Özkan, İbrahim Ülger, Erkan Aslan, Yusuf Özmen... Bingöl'de mayın kurbanı


OPERASYONUN ÜÇÜNCÜ GÜNÜNDE 8 ŞEHİT

Sınır ötesi harekâtın üçüncü gününde biri binbası 8 asker şehit oldu. Operasyon başladığından bu yana şehit olan asker sayısı 15'e

BİR ÜSTEĞMENİMİZ ŞEHİT OLDU

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Irak'ın kuzeyinde sürdürdüğü operasyonda bir üsteğmen daha şehit düştü. TBMM Başkanı Köksal Toptan, Piyade Üsteğmen Serkan Çakal'ın şehit


KAHRAMAN ÜSTEĞMEN YARALI VAZİYETTE OPERASYONA DEVAM ETTİ

Kahraman üsteğmen yaralı vaziyette operasyona devam etmek istedi Terör örgütüne dönük Jandarma Özel Harekat Taburu'nca gerçekleştirilen operasyonda Üsteğmen



arkadaşlar bu heberleri okudum ve sizinlede paylaşmak istedim ama resimleri bazı sebeplerden dolayı atamadım onun için link vermek istedim aşağıdaki linkte haberlerin açıklaması ve resimleri vardır buyrun
buraya tıklayarak haberleri okuyabilirsiniz

[~*İNB_37*~]

arkadaşlar üzücü ama bazı şehitlerimiz sizinle paylaşmak bilmenizi isticeğinizi düşünerek attım

selamünaleyküm dostlar çok sevdiğim bir dostumdan alıntıdIr


okurken bogazım dugumlendı gogus kafesım daraldı ıste gercekler bunlar yumrugum kenetlenmıs catır catır ses cıkarıyor tırnaklarım avucuma batıyor belkı acıyor ama ben nedense sadece bogazımdakı dugumu hıssedıyorum bu ruh halı ıle yazıyı sızlerle paylasmak ıstedım






BİR KOMANDO SUBAYI' NIN KALEMİNDEN; .....ili kırsalında teröristlerin dur ihtarına ateşle karşılık vermesi sonucu çıkan çatışmada.güvenli görevlisi şehit oldu.
Ya da ......ilinde devriye görevini yerine getiren ..aracına açılan ateş sonucu..güvenlik görevlisi şehit oldu.
Ya da ......ili kırsalında teröristlerce döşenen mayının patlaması sonucu.asker yaralandı..

Bu nasıl başlar biliyor musunuz?
Hava o kadar sıcaktır ki beyninizdeki sıvının buharlaşıp uçtuğunu düşünürsünüz. Oluştuğu anda kuruyup giden ter damlacıklarından geriye kalan tuzlar yüzünüzün ve hatta elbisenizin her yanını kaplamıştır. Avucunuzun içindeki ter, yüzünüzdeki gibi kolay kurumadığı için elinizdeki tüfeğinizin metal kısmı avucunuzun içinde vıcık, vıcık oynar. Ter ile ıslanan çeliğin kokusu avucunuzun içine ve elinizi sürdüğünüz her yere siner.
Önünüzde yürüyen adamın, ayağının kuru toprakla her temas edişinde çıkan toz, ağzınızın kupkuru olmasına ve zor nefes almanıza sebep olur.
Sırt çantanızın askı kayışları yüzünden omuzlarınızı hissetmezsiniz.
Kült ağrıları ancak çantayı sırtınızdan çıkardığınızda fark edersiniz. Bastığınız her taş parçası, her çalı ve bir ayağınızın kaplayabildiğ i her yeryüzü parçasından çıkan sesi duyarsınız.
Yürüdüğünüz yerdeki her Ağustos böceğinin sesini, dallardaki kuşları, yüzünüzün etrafında ürkütücü devriye uçuşları yapan arıların kanat seslerini, ağzınıza ve yüzünüze ya da herhangi bir yerinizdeki küçük yaraların üzerine konmaya çalışan sineklerin vızıltılarını, ayağınızı bastığınız yerden havalanan yeşil çekirgenin küçücük cüssesine rağmen çıkardığı tok kanat sesini en ince ayrıntısına kadar duyarsınız.
Sonra, kendi teçhizatınızın ve önünüzdeki arkadaşınızın ve arkanızdaki arkadaşınızın teçhizatlarının çıkardığı düzensiz seslerin her birini ayrı ayrı duyarsınız.
Ve aynı anda önünüzdeki arkadaşınızın nefes alışlarını duyarsınız, öksürmesini ve hapşırmasını da duyarsınız. Telsizinizden çıkan seslerin ve cızırtıların her biri ayrı ayrı katılır bu senfoniye.
Ter ve tozun birleşmesinden oluşan kaygan çamur, postalın içindeki tüm ayağınızı kaplamıştır, çoraplar önce su toplayıp sonra patlayan yerlere adeta bir deri gibi yapışmıştır. En çok yapmak istediğiniz şey ayaklarınızı yıkayıp, çoraplarınızı değiştirmektir. Ama bu çok büyük bir lükstür o anda.
Çünkü...
Çünkü hangi çalının dibinde, hangi kayanın arkasında sizi beklediğini bilmediğiniz ihaneti arayıp bulmanız ve yok etmeniz gerekmektedir. Bütün masumların hayatı ve huzuru size emanet diye, öğretmenler bayrak direğine asılmasın diye, kundaktaki bebekler kurşunlanmasın diye, binlerce yıllık emanete halel gelmesin diye kahpeliği ve ihaneti yok etmeniz gerekmektedir. Çünkü bunun için bayrağın, silahın, namusun ve şerefin üzerine yemin etmişsinizdir. Çünkü önemli olan ayağınız değil, ülkeniz, bayrağınız ve onurunuzdur. İşte bu yüzden lükstür ayak yıkamak, çorap değiştirmek. İşte bu yüzden senfoniye dönüşmüştür bütün o düzensiz sesler güruhu.
Sonra!..
Sonra birden tüm sesler kesilir, bıçağın dalı kestiği gibi, makasın kâğıdı, pensenin bir hoparlör kablosunu kestiği gibi... Bir anda...
Kuşların sesleri, arıların ve sineklerin vızıltıları, çekirgenin kanat sesleri hepsi bir anda biter.
Gözlerinizi açtığınızda önünüzdeki arkadaşınızı değil, gökyüzünü görürsünüz, yere düşmüş olduğunuzu anlamanız birkaç saniye sürer. Tek hissettiğiniz kesif bir barut ve yanık et kokusudur, yüzünüzün toprak parçalarıyla kaplandığını fark edersiniz, temizlemek için çalışmazsınız.
Arkadaşlarınızın bağırarak koşuşturduğunu görür ama kulağınızdaki çınlama ve uğultudan seslerini duyamazsınız. Sesleri yavaş yavaş duymaya başladığınızda ayağa kalkmaya çalışırsınız ama başaramazsınız.
Yine birkaç saniye sonra arkadaşlarınızın sesleri arasında 'mayın' kelimesini ayırt eder ve kalkmaya çalıştığınızda ayağınızdaki yoğun ağrıyı fark edersiniz.
Ayağınız yoktur ama yine de ağrıdığını hissedersiniz.
Ne olduğunu anlamak için baktığınızda ise parçalanmış pantolonunuzun ve kopmuş ayağınızın farkına varırsınız. İşte her şey o anda başlar. Avazınız çıktığı kadar bağırırsınız. Sonra, nefesiniz biter. Sonra, yeniden nefes alırsınız ve yeniden bağırmaya başlarsınız.
Sonra yine nefesiniz biter ve yeniden, yeniden ve yine... Yanınıza ilk gelen arkadaşınız size, 'fazla bir şey yok, sadece küçük bir yara' gibi telkinlerde bulunur. Ama siz arkadaşınız konuşurken de, helikopterle hastaneye götürülürken de artık bir ayağınızın olmadığını biliyorsunuzdur. Hep bir soru çınlar kafanızın içinde 'neden ben, neden ben, neden ben ?' Hastanede geçen aylar, tedavi ve terapilerde geçen yıllar sonunda, dizkapağınızın on iki santim altından takılı olan ve her akşam yatarken veya banyoya girerken çıkarıp kenara koyduğunuz takma bacak artık bir uzvunuz olmuştur.
Ama bunun önemi yoktur çünkü bu fedakârlığınız sayesinde vatan var olacaktır. Sizin bir bacağınızın ne önemi vardır ki!
Artık koşamayacak olmanızın, yazın herkes gibi havuza, denize giremeyecek olmanızın da hiç önemi yoktur. Vatan sağ olsun yeter. Sonra birilerinin, sizin ödediğiniz vergilerle Fransız televizyonları nda, uğruna yarım kaldığınız vatan hudutlarını hiçe sayan programlara finans sağladığını okursunuz. Aynı dillerin bundan pişmanlık duymadıklarını söylediklerini de okursunuz.
Pamuk'ları, Dink'leri, okursunuz, Bizans çocuğuyum diyenleri duyar, Ali Kemallere tanık olursunuz, 'iş adamılar gibi satanları'görürsü nüz. . Türk Bayraklarının yakıldığını, görürsünüz. Başlarına çuvallar geçirilip aşağılanarak elleri arkalarından bağlanan Türk askerlerini görürsünüz.
Bu aşağılanmaya cevap verecek tankların motor seslerini, helikopterlerin kanat seslerini, piyadelerin intikam yeminlerini duymayı beklersiniz ama duyamazsınız. Onun yerine hainlerin cesetlerinin üstüne örtülen çaputlara 'bayrak' diyenleri görürsünüz, 'uçaklarını çek', 'valiyi çek' diyen başkanları ve karşılarında kekeleyen riyaseti görürsünüz. Yok, yok bu da yetmez. Askere, polise, öğretmene ateş eden, yol kesip soygun yapan, köy yakan, okul yıkan, mayın döşeyen teröristlerin sadece 'ben bir şey yapmadım' demelerinin esas kabul edilip, 'suçsuz' sıfatıyla serbest bırakıldığını görürsünüz. Susanları, konuşması gerektiği halde susanları görürsünüz, konuşanlar her konuştuğunda, kekeleyenler her kekelediğinde ve susanlar her sustuğunda siz yeniden vurulursunuz, yeniden ölürsünüz her defasında. Gövdenizden o toprağa akan kan, bu defa içinize akar, inandıklarınıza, uğrunda savaşarak kendi kanınızı akıtmak pahasına tertemiz tuttuğunuz değerlerinize akar.

Sizin kaya arkalarında, çalı diplerinde aradığınız ihanet gelir aklınıza, o mayınları yerleştiren eller gelir. Sorgulamaya başlarsınız: 'Biz bu ihaneti doğru yerde mi aradık, kuyruğunda dolaştığımız yılanın başı, hep gözümüzün önünde miydi yoksa?'diye sorarsınız kendinize. Onlara verilen maaş'ın sizin vergilerinizden ödendiğini, içinize sindiremezsiniz, uykularınız kaçar, neden bu vatanı sizin kadar sevmediklerini düşünürsünüz.
Bu vatan onların da vatanı değil mi? Onlar da, tıpkı benim gibi namusun ve şerefin üstüne yemin etmedi mi?
diye sorarsınız kendi kendinize. Sinirlenirsiniz, üzülürsünüz, on beş yaşında bir askeri okul öğrencisi iken her adımda söylediğiniz, beyninize ve yüreğinize nakşettiğiniz sözler gelir aklınıza': VATAN, SANA CANIM FEDA'
Geri kalan tüm hayatınızın ilk beş dakikası, böyle başlayacak işte ve hayatınız böyle devam edecektir. Son nefesinize kadar savaşacaksınız ihanetle, her şeye ve herkese rağmen, bu yolda ölene ya da bu ihaneti bitirene kadar. Siz diyorum, çünkü bu vatan için bedel ödeyen insanların neler yaşadığını, neler hissettiğini, size rağmen ve sizin için neler yaptıklarını, neler yapabileceklerini bilin istiyorum. Okuduğunuz ya da televizyonda duyduğunuzdan daha fazladır yaşananlar.
Yani aslında gazetelerin iç sayfalarındaki, minicik karelerde okuduğunuz; '...ili kırsalında teröristlerce döşenen mayının patlaması sonucu, bir güvenlik görevlisi yaralandı!' haberi aslında o kadar da kısa değildir.
Sizin, daha okuduğunuz gazetenin arka sayfasına geçerken unuttuğunuz, falanca mankenin otel odası maceralarına, ya da uyuşturucu komasından ölen oğluna 'şehit' deyip Türk bayrağı örten kadının haberine ayırdığınızdan daha uzun zaman ayırmadığınız bu küçük haber, birileri için bir ömür boyu sürecek ve asla unutulmayacaktı r.
Ve siz unuttuktan sonra da başka birileri, 'ne için?' dendiğinde 'vatan için' diyecekleri fedakârlıklarını size rağmen yapmaya devam edeceklerdir.
Sizin uyuşmuşluğunuza, duyarsızlığınıza rağmen, sizin rahatlığınıza, sizin vicdanlarınıza rağmen bu kahramanca fedakârlıklar ve bu ilk beş dakikalar yaşanmaya devam edecektir. Asla unutmayınız başınızın üstündeki egemenlik örtüsünün payandası kopan bacaklar, bedeli ise size rağmen bu vatan için akan kanlar, feda edilen canlar, sıcak yuvalarını, babalarının yüzlerini unutan küçücük çocuklarını düşünmeden vakfedilen hayatlardır. Ne kadarını anlayabilirsiniz veya anlamak sizin umurunuzda mı bilmiyorum, ama birileri bunları yaşadı, birileri hala yaşıyor ve emin olun yaşlı dünya döndükçe, Türk vatanı ve Türk Bayrağı için birileri daha tüm bunları yaşayacak. Gördüğünüz gibi size bir hayli uzak bir yaşam biçimi bu. Masalarda oturup 'aydınca' sohbetler etmeye hiç benzemiyor değil mi?
Bir an için bile olsa kendinizi onların yerine koyasınız diye 'siz' diyerek yazdım, sizin onlardan biri olamayacağınızı biliyorum.
'Siz' kim misiniz?
Siz kendinizi çok iyi biliyorsunuz!
Biz de, biz de sizi çok iyi biliyoruz. 'Siz' de bilin ki biz asla unutmayacağız.

'VARLIĞIM TÜRK VARLIĞINA ARMAĞAN OLSUN'
VATAN SİZE MİNETTARDIR..

[hira_pc]

s.a. dayı gercekler bunlar işte dimi her zaman burnumuzun dibinde olan yılan basına müsade edişimizden mi oluyor ... görüyor duyuyor ve müdale yaptırım yok ama dağlarda tepelerde bacaklarını hayatını evli nişanlı coluk cocuk sahibi ŞEHİTLERİMİZİ GAZİLERİMİZİ ömrümüzün sonuna kadar görecekmiyiz yoksa yoksa bunlar sıradan olaylar gibimi oldu ne zaman dur denecek cok merak etmekteyim... GAZİLERİMİZE ALLAH sabır versin ... ŞEHİTLERİMİZEDE ALLAH rahmet eylesin toprakları bol olsun ... saygılar...

selamünaleyküm dostlar işte biz böyle bi milletiz memleketimizin en önde gelen meselesini gündeme getiririz dört kişi sahip çıkar lafa gelince sokaklarda cenaze ğpeşlerinde gırtlağımızı yırtarız şehitler ölmez vatan bölünmez diye vallaha kimse kusura bakmasın 35 40 bin vatan evladı öldü kımsenin gıgı çıkmadı sadece sokakta bağırmakla olmuyor bu işler bu sitede 900 kişi var işte meydanda kimlerin ve kaç kişinin sahip çıktığı yarın bu gidişle vatanda bölünür belki bizde bağırırız türklere özgürlük diye saygılar dayı

[JOVİYANUS]

s.a dostlar site bir yana bu konu en çok takip ettiğim konualrdan biridir benim.ve bu konu hakkında çok düsündüm ve halada düsümekteyim.bir çok konularda tartısanları gordum.ben türküm,ben kürdüm ben çerkezim, ben lazım,ben macirim vs...zaman ayrım zamanı değil.ama birseyi çok iyi biliyorum ve bu bana huzur veryor.belki kaba bir tabirdir ama yerinde bir tabir bewnce ;bence bunalrın hepsi avarelikten olyor.tarihi arastrın okuyun kurtulıs savasında hepimiz omuz omuza cephede savasmıs aynı tastan su içmis sırdas olmus bir4birimize yardım etmiş yarasını temizlemişiz.bir kaç tartısmayada ben girmedim desem yalan olur.adam diyarbakırlı ama sonuçta oda bizim karedesimiz konu açıldı sordum adama kısa ve öz : kardes sen kürtmüsün türükümüsün? kürtüm dedi, cevabı yanlıstı ama bilinicine oyle bir girilmişki....oda bir türk evladı sonuçta bu vatanda yasyoruz vve hepimiz biriz.ben once türüküm sora kürdüm deseydi basım üstüneydi.bir sürü oyunlkar oynanıyor.ermeni usakları mason locaları basroldeler.bunalr basmakalıp sözler gibi gelmemeli.suda bir gerçektirki illa sevmyosan sevmek zorunda değilsin ama ülkeni sevmek zoruındasın sevmiceksende defolur gidersin.seveceksen adamgibi sevecen oyuna gelmyecen .biribirimizi kırdıryorlar.mezheptir kürttür bilmem sudur budur yok sagcıymıs yok solcuymus.boyle düsünenler varsa mantıga davet edyorum.biribirimizi sevmememiz için bir sebebimiz yok ama illa sevmycekse biirleri sever gibi gorunsun en azından bilikj olmasın oyuna gelmesin.demin avaraliklten demiştim :evet bence ole hele ALLAH korusun ki bir savas çıksa ciddi bir savas 2.dünya savası gibi bakın ozman nasıl biribirimize sarılıyoruz kenetlkeniyoruz.bu bizim özümüzüde var.su anda herhangi oyle ciddi bir savas olmadıgı için bu sekilde gidiyor kansıındayım.ama aslında buda oyle değil.ülkemizde bir savas var sdu anda.savasın en pisi en kallescesi.bunun adı İÇSAVAS.oyuna gelmeyin.kürt türk bilemme ne ayrımı yapmayın ALLAH rızası için.bizim kaybımız olur bu.illa büük bir savas çıkmasını beklemeyin. oyle bir savasta bu ülkeyi yenecek bir millet yok bunalrdan onun farkında oldukalrı için oynunu kalsce oynyorlar.osmanlı nasıl parcalandı nasıl yok edilme derecesine getrildi.yavas yavas. AKILLI OLUN. saygılar

Allah Tan Mekanlarini Cennet Eylesin çümlesini Yüçe Yaradan Dan Eylesin