Go Back   DefineBurada.CoM > FORUM DA KATEGORİSİZ KONULAR > Haberler
alan tarama | dedektör | toprak altı görüntüleme sistemleri

Cevapla
 
Seçenekler Thema bewerten Stil
Alt 03-01-2009, 02:49 PM   #1
DAYI
Guest
 
Mesajlar: n/a
Standart Takı Tarihi

TAKI TARİHİ(Arkeolojik buluntular):
İnsanlık tarihi kadar eski olan bir tarih çeşidiyle karışı karşıya olacağız. İlk takı nasıl ne amaçla oluştu, ilk takıyı kimler kullandı, kullandıkları ya da yaptıkları takılara ne gibi anlamlar yüklediler, takıya yüklenen bu anlamlar günümüze kadar gelip kendini koruyabildi mi, eski tarihlerden gelerek günümüzde geliştirilen takı yapım teknikleri nelerdir, neden takı kullanırız, takı süslenme unsuru bir aksesuar mı yoksa toplumsal niteliği olan simgeler bütünü müdür? Daha önceden aklımızın bir kenarından bu tarz sorular geçmiştir herhalde, eğer öyleyse geçmişi çok eskilere dayanan bir kapıdan geçmek üzereyiz demektir. Bu çok uzun soluklu bir yolculuk olacak, yanınıza yol için gerekli malzemeleri alın, TAKI TARIHINE yolculuğa çıkıyoruz.
TAKI TARİHİ
Arkeolojik buluntuların yardımıyla ve bulunan kalıntıların kimyasal analizlerine dayanarak takıların hangi devre ait olduğu yaş tespitleri sırasında ortaya çıkarılmaktadır; bu da gösteriyor ki bilinen takının tarihi günümüzden yaklaşık 7 bin yıla kadar geriye gitmektedir. Tabi ki de bu ele geçen buluntulardan edinilmiş bilgilerdir. Belki daha başka arkeolojik buluntular daha eskilere yolculuk yapmamızı sağlayacak.
7 bin yıl önce yaşayan atalarımız avcılık yapan topluluklardır. Ölülerini törenlerle gömen atalarımızın mezarlarında yapılan kazılarda, iskeletlerin üzerinde formunu günümüze kadar korumuş takılar bulunmuştur.
Çoğu soyların tükenmesine neden olan buzul çağından sonra günümüzdeki insan profiline daha çok benzeyen atalarımız ortaya çıktı, Homo Sapiensler. Bu atalarımız farklı yaşam alanlarında farklı topluluklar oluşturdular.
Yontma taş çağında insanlar hayvan dişlerinden kendilerine takılar yapmaktaydı. Bu takılar görsellikten ziyade büyü temeline dayanan takılardı. Bu dönemlerde çeşitli hayvanların diş ve kemiklerinden mamul bir çok takı yapılıp kullanılmıştır.
Eski tarihlerde büyü amaçlı kullanılan takılara yüklenen anlamlar zaman içinde değişmeye başlamış ve bu sefer kişinin yaşadığı toplum içindeki statüsünü belirlemesine yardımcı olmuştur. Heybetli taklar kabilede bir tek erkek için yapılmıştır, çünkü o heybetli takı o erkeğin kabiledeki reislik pozisyonunu simgelemektedir, av sırasında öldürülen vahşi hayvanların diş veya kemiklerinden yapılan takıların kişinin üstün yetenekli bir avcı olduğunu simgelemiş, kadınlar arasında kadınlığı yada genç kızlığı simgeleyen takıların yapılmış olması bu değişime örnektir. O zamanlarda çeşitli anlamlar yüklenen şekiller günümüzde de geçerliliğini devam ettirmektedir. Takılarda kullanılan üçgen şekil; bereketi ve üremeyi, helezonik daireler çizen şekiller sonsuzluğu yada bereketi, üçgen içine yerleştirilmiş göz motifi nazarı, kırmızı renk saadet ve mutluluğu, yeşil renk bolluk ve bereketi, mavi renk nazarı temsil etmiştir. Bir çok ilkel kültürlerde güneş; tanrıyı, ay ise tanrıçayı simgelemiştir.
Kültürlerin eşiği olan günümüzde Dicle ve Fırat nehirlerinin arasında kurulmuş olan Mezopotamya da rahipler astrolojiyi bir fal yöntemi olarak geliştirdiler.Bu fal yöntemi günümüzde hala geçerliliğini korumaktadır. Burçlara karşılık gelen çoğunluğu hayvan olan simgeler geliştirilmiş ve bu burç sembolleri,takı olarak kullanılmıştır. Ortaçağda astrologlar çeşitli mistik olaylardan esinlenerek burçların uğurlu taşlarını belirlemişlerdir. Günümüzde de bu uğurlu taşlar “BURÇ TAŞI” olarak bulunmaktadır.
M.Ö 7250 Neolitik çağ ile birlikte insanlar göçebelikten yerleşik yaşama geçmiştir. Bu yerleşik yaşam tarzı birçok alanda gelişmeler yaşanmasına etken olmuştur, bu etki kendini takı sanatında göstermiştir. Çok çeşitli boncuk gerdanlıklar ve bilezikler yapılmıştır. Magmatik bir taş olan opsidyen gibi taşları aşındırma yöntemiyle delmeyi ve oymayı başarmışlardır. Yeşil renkli malahit taşının bulunup işlenmesi de bu döneme rastlar. Deniz kabuklarıyla taşları birleştirerek ilginç denebilecek gerdanlıklar yapmışlardır. Bu dönemlerde bulunan boya ve boyayı yüze sürmek için gerekli aletlerin yapılmış olması o dönemde de kadınların süslenmeye ilgi duyduğunu göstermektedir. Yalnızca takı takmakla kalmayıp makyajda yapmışlardır. Hayvan omurgalarından yüzükler, boru şeklindeki hayvan kemiklerinin dilimler halinde kesilerek kolye yapılması gibi çarpıcı örnekler günümüzde Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesinde sergilenmektedir.
M.Ö 5500-3200 yıllarını kapsayan döneme tarihte Kalkolitik çağ denir. Bu dönem içinde madenlerin bulunması ,ergitilmesi ve kalıplara dökülmesi gibi işlemler gerçekleştirilmiştir. Sert bir mineral olan korundum minerali bu dönemde diğer süstaşlarını aşındırma ve şekillendirilmesinde kullanılmıştır.
M.Ö 3000-2000 yıllarını kapsayan döneme tarihte Erken Bronz Çağı denir. Mezarlardan çıkartılan takılar bu dönem takılarıyla ilgili bize eşsiz ip uçları vermektedir. Fotoğrafını çoğu takı dergileri ya da konuyla ilgili makalelerde bulabileceğimiz İKİZ İDOL takısı bu dönemde çıkarılmıştır(bu makalenin başındaki fotoğraf). Şuan için Ankara Anadolu Medeniyetleri müzesinde bu takı sergilenmektedir. Form üzerine dövmeyle yapılan desenler bu dönemin takıdaki süsleme şeklidir. Kuvars, akik, boncuklar ve altın tanelerle birlikte yapılan dizi kolyeler yine dönemin takılarını yansıtmaktadır. Arkeolojik bir buluş olan Alacahöyük kral mezarlarından çıkarılan kadehler, takılar, yüzlerce altın ve gümüş eşyalar bize bu dönem ile ilgili çok geniş bilgiler vermektedir.Ünlü Alman işadamı Schliemann ın Çanakkale civarında yapmış olduğu kazılarda ortaya çıkartılan eşsiz altın takılar TROYA (TRUVA- HİSARLIK TEPESİ) antik kentinden kalan takılar olduğu sanılmaktadır.
M.Ö 2000-1000 yıllarını kapsayan döneme Orta Bronz Çağı denir. Bu dönemde Kuvarstan ve Obsidyen den yapılan vazolar işçilikleri bakımından hakikaten çok şaşırtıcı örneklerdir. Bu iki örnek şuanda Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesinde sergilenmektedir.
M.Ö 1000 yıllarını kapsayan döneme Demir Çağı denir. Bu dönemde varlığı ortaya çıkan Urartularda takı kültürü ilginç noktalara gelmiştir. Urartularda hem kadınların, hem de erkeklerin küpe taktıkları, pazu ve ön kol bilezikleri kullandıkları bilinmektedir. Pazu bilezikleri Urartu kuyumculuğunun en güzel ve en etkileyici parçalarıdır. Aynı zamanda küpeler, iğneler, saç spiralleri, madalyonlarda Urartularda takı sanatının ne kadar gelişmiş olduğunu gösteren örneklerdir. Urartular aynı zamanda süstaşı işlemeciliğinde de çok ilerilerdi.
.
M.Ö 330- 30 yılları tarihte Helenistik Dönem olarak bilinir. Doğu ve batı kültürlerinin birleşmesi Helenistik dönem olarak bilinir. Bu dönemde altınlı takılar revaçtaydı. Baş takısı olan diademlerin kullanımı artmıştır. Bu dönemde uçları insan yada hayvan motifli zincirler ve küpeler moda olmuştur. Yine günümüzün vazgeçilmez işleme şekillerinden menteşe sistemi ilk kez Helenistik dönemde yapılmıştır. Bu dönemin en önemli unsurlarından birisi de süstaşını oyma yerine kabartma (GEMMA) sistemini bulmuş olmalarıdır. Bu sayede motif taş yüzeyine yapıştırılmış gibi durmaktadır. Bu döneme ait bir çok eser şuan İstanbul Arkeoloji Müzesinde sergilenmektedir.
M.Ö 4 YY Roma Dönemi olarak geçmektedir. Romalılar çeşit çeşit süstaşı kullanmışlardır. Ancak kullandıkları süstaşlarını başka yerlerden ithal etmek durumunda kalıyorlardı, bunu engellemek için imitasyon (taklit) taşlar yapmaya başladılar. Taklitleri renkli camlardan yapmaktaydılar. Romalılar takı formlarında sadelikten yanaydılar. Roma döneminden sonra Bizans Döneminde Hristiyanlığın din kuralları gereği mezarlara ölü hediyesi yani takı yada benzeri eşyaların konması büyük ölçüde yasaklanmıştı. O nedenle Roma Döneminden sonra ki bulguların azalması dönemlerin takı sanatıyla ilgili bilgilerin ulaşılmasını kısıtlamıştır.
[/B]
  Alıntı ile Cevapla

Facebook'ta Paylaş


Alt 03-01-2009, 03:55 PM   #2
EFO6013
Guest
 
Mesajlar: n/a
Standart

s a dayı ustamız ellerine sağlık güzel bir çalışma
  Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
Yok


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı



WEZ Format +3. Şuan Saat: 09:49 AM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.4
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.