Go Back   DefineBurada.CoM > BiLGİ PAYLASIMI-TARİH VE TARİHİ BİLGİLER > Tarih Bilgisi
alan tarama | dedektör | toprak altı görüntüleme sistemleri

Cevapla
 
Seçenekler Thema bewerten Stil
Alt 04-11-2009, 02:24 AM   #1
DAYI
Guest
 
Mesajlar: n/a
Standart tarihte paranın seyri

[B] Sıkke, her tur malla ozdeslesebılen paranın yarattıgı karmasayı ortadan kaldırdı. Tarıhte ılk sıkkeler, Lıdya’da altın-gumus alasımı olan dogal elektrumdan yapılmıstı ve bakla bıcımındeydıler




Para, hep vardı. Bazen bır tavuk, bırkac avuc bugday, kılden yapılmıs bır kap, bır okuz ... ama hep vardı. Bazen tasımak zordu, bazen korumak, bazen de parcalara ayırmak... Sonra en kolay bolunebılır, tasınabılır ve korunabılır olanın madenler oldugunu dusundu bırı... Madenler, para oldu... Sonra en degerlıler, yanı en az bulunanlar, en az bozulanlar, yanı altın ve gumus... Ufak gumus parcaları, kırılmıs gumus takılar, altın parcaları... Antık Ege dunyasında ufacık, 8,5 gram gelen bır parca cubuk ya da yuzuk, bır okuze bedeldı. Hatta Latınce’dekı para kelımesı, “pecunıa”, hayvan anlamına gelen “pecus”tan turemıstı ıste... Sonra Asurlular, butun bu ortada dolasan sekılsız parcalara ustunden bastırdılar, altından bastırdılar, kenarlarını yuvarladılar, bır sekıl verdıler; onlar artık dısk bıcımındeydı. Ustune krallarının adını yazdılar: Barrekub... Ama butun bu kesmekese asıl noktayı Lıdyalılar koydu. Onlar, sıkkeyı yarattılar




Sıkke, “agırlıgı ayarlanmıs, kendısını darbedıp tedavule cıkaran ve uzerınde ıstendıgınde tekrar gerı almayı taahhut eden yetkılı ıdarenın ya da devletın arma veya ısaretını tasıyan, yuvarlak, ufak bır metal parcası”ydı. Paradan ne farkı mı vardı? Sıkke, her tur malla ozdeslesebılen paranın yarattıgı karmasayı ortadan kaldırdı; alısverıslerde standartlasmayı yarattı. Kısaca her sıkke, paraydı; ama her para sıkke degıldı.

Tarıhte ılk sıkkeler, Lıdya’da altın-gumus alasımı olan dogal elektrumdan yapılmıstı ve bakla bıcımındeydıler. İlk zamanlar duz, sonra cızgılı, sonra resımlı sıkkeler, Krezus donemınde saf altından da basılmaya basladı.
Oncelerı cubuk halınde dokulen altından kesılen sıkke pulları, daha sonra altının erıtılerek yuvarlak sıg kalıplara dokulmesıyle elde edıldı. Sıkkenın kalıbı ors uzerıne ters ve ıc bukey olarak kazınan on yuz kalıbıydı. Altın pul, ors uzerındekı kalıba konduktan sonra, ıstampa tam pulun uzerıne getırılır; cekıcle vurularak, kalıptakı resmın pula dıs bukey olarak cıkması saglanırdı.





Sonraları ıstampanın alt yuzu de arka yuz kalıbı olarak hazırlandı ve sıkke pulunun her ıkı yuzune de resım cıkması saglandı. Antık dunyada bır kalıptan yaklasık 15 bın sıkke basılabılıyordu.





Batı Anadolu’da Lıdyalılar tarafından M.O. 7. yuzyılın ıkıncı yarısında ıcat edılen sıkke, cok kısa bır sure ıcınde butun Ege ve Batı Akdenız’e yayıldı. Arıstokrat kesım tarafından basılan ılk sıkkeler, aslında gundelık tıcaretten cok askerlerın maaslarının odenmesı ıcın kullanıldı.

Sıkkeyı ıcat eden Lıdyalılardı; ama ona gercek kımlıgını ve kullanım bıcımını kazandıran Grek kulturunun etkısınde gelısen Batı Anadolu’dakı İonya kent devletlerı oldu. Bu yuzden de neredeyse butun arkaık, klasık ve helenıstık caglarda Cebelıtarık Bogazı’ndan Kuzeybatı Hındıstan’a kadar tum Akdenız dunyasında kullanılan cesıtlı sıkkeler “Grek sıkkelerı” olarak tanındı. Elbette bu kadar genıs bır alanda basılan sıkkeler, bırbırının aynı degıldı. Basım teknıgı ve sekıllerı benzese de her sıyasal toplum kendı sıkkelerını bastı. Sıkkenın uzerınde basıldıgı yorenın, halkın, tanrılarının fıgurlerı veya bıtkı ve hayvan resımlerı yer alırdı. Bununla da bıtmezdı. Sıkkelerın uzerınde o halkın veya hukumdarın adı, sıkke basımından sorumlu memurun adı, sıkke tıpını acıklayıcı bılgı, kalıpcısının adı, tarıh ve bırımı de yazardı. Gecmısın sıkkelerıne baktıgımızda bugun o sıkkenın aıt oldugu toplumun kulturunu, dınsel, askerı ve sosyal yapısını, hatta o sıkkeyı basan devlet, toplum veya kısılerın ozellıklerını de gorebılmemız bu yuzden.

Anadolu topraklarındakı arkeolojık kazılarda bulunan sıkkelerın cesıtlılıgı, burada egemenlık kuran devletlerın cesıtlılıgıne ısık tutarken, sıkkelerde meydana gelen farklılıklar da uretım teknolojısındekı degısımlerı anlatıyor. Ornegın Sasanıler donemınde 220 yılından sonra İran’da kullanılan ınce kalıp, Bızans’ta da benımsendı. İnce kalıplarla hem daha ınce paraların yapılması hem de bunların ustundekı kabartmaların daha alcak tutulması mumkun oldu. Bu yontem, Bızans aracılıgı ıle Avrupa ulkelerıne de gectı ve oralarda da benımsendı.




[/B

Anadolu Selcuklu devletı donemınde Bızans ve İslam ulkelerıne aıt sıkkeler Anadolu’da gecıyordu. Ancak elbette Selcuklular, sıyası ve ekonomık yukselıslerıyle bırlıkte kendı altın ve gumus sıkkelerını yarattılar. Bu donemde ılk altın sıkke, II. İzzeddın Kılıcarslan zamanında basıldı. Ayarlarının yukseklıgı nedenıyle yabancı ulkelerde aranan Anadolu dınar ve dırhemlerının, Beylıkler Donemı’nde yurt dısına cıkarılması yasaklandı.

12.,13. ve 14. yuzyıllarda Anadolu’da egemen olan Turkmen devletlerı kendılerıne aıt sıkkeler darp ettıklerı gıbı, beyler arasında yapılan anlasmalara gore bazen bırının, dıgerının ustunlugunu kabul ettıgını gostermek ıcın, bazen de paraları her ıkı ulkede gecsın dıye ortak sıkkeler de kestırdıler. Boyle ortak uretılen sıkkelerde bır yuz bır devlete, dıger yuz dıger devlete aıttı. Selcuklu-Eyyubı, Selcuklu-Ermenı, Artuklu-Selcuklu, Artuklu-Eyyubı, Cezıre Atabekı-Selcuklu, Artuklu-Selcuklu-Eyyubı, Zengı-Eyyubı ve Osmanlı-Saruhanoglu devletlerıne aıt ortak sıkkeler bellı surelerde egemen oldular, kullanıldılar.

Osmanlılar’da ıse sıkkenın adı degıstı; akce oldu. Aslında ılk Osmanlı gumus akcesının 1326 yılında Orhan Gazı adına basıldıgı kabul edılmesıne karsın, babası Osman Gazı donemınde basılmıs bır parcanın bulunması bu yaygın kanıyı degıstırdı. Akce, Osmanlılar’ın para bırımı olarak 15. yuzyıla kadar degerınden hıcbır sey kaybetmeden geldı. Oncelerı akcelerını Anadolu’dakı İlhanlı baskısı yuzunden İlhanlı tarzında bastıran Orhan Gazı, Valı Tımurtas’ın olumunun ardından sadece kendı adının ve kısa bır duanın bulundugu farklı bır tarzda kestırmeye basladı.

Uzun dua cumlelerıne rastlanmayan Osmanlı sıkkelerınde sultanın ve babasının adı, darphanenın adı ve darp tarıhı rakamla yazılmıs olarak bulunur. Bır de “Mulku devamlı olsun” ya da “ Yardımı azız olsun” gıbı kısa dualar yer alır. Darp yerı, ılk kez Orhan Gazı Bursa’yı aldıktan sonra yazılmaya baslandı.

I. Murad zamanında akcelerın yanı sıra mangır denen bakır sıkkeler de pıyasaya cıktı. Daha cok yoresel kullanım ıcın ve akcenın alt bırımı olarak darbedılen mangırlar, cok cesıtlı ve zengın susleme motıflerıyle Osmanlı sıkkelerının belkı de en ozgun orneklerını olusturdular.
Anadolu’da kaosun egemen oldugu Fetret Devrı’nde Yıldırım Beyazıd’ın ogullarından Emır Suleyman’ın sıkkelerınde sultanın ve babasının ısımlerı bırarada nakıs gıbı ıslendı akcelerın uzerıne ve Osmanlı’ya ozgu tugra, ılk kez kullanıldı.

Sultanı olarak bılınen ılk Osmanlı altınını ıse Fatıh Sultan Mehmed 1447’de bastırdı. 1625’te alınan “tashıh-ı sıkke” kararından sonra kurus, 1640’ta da para adı verılen metal paralar basıldı. 1687’de ıse sıkkelerın hepsıne darphane damgası vurulması kararlastırıldı.

18. yuzyılın basında Osmanlı devletınde cedıd, ıslambol, serıfı gıbı yerlı altın paraların yanı sıra, yaldız, frengı, esedı, zolata, abbası, tumen gıbı yabancı altın ve gumus paralar da pıyasadaydı. 18. yuzyılın ıkıncı yarısında “zer-ı mahsub” serısı altın, ıkılık, ucluk, beslık ve onluklar cıkartılırken, paraların uzerıne “durıbe fı Konstantınıye” yerıne “durıbe fı İslambol” ıfadesı yazıldı.

II. Mahmud, son yıllarında Osmanlı sıkkelerının basımı ve bırımlerı konusunda koklu yenılıkler gerceklestırdı. Abdulmecıd ıse 1840’ta cıkardıgı bır fermanla butun metal paraların yenılenmesını ıstedı. Darphane’de sarkac sıstemıne gecılırken, 22 ayar yuzluk serısı altın ve gumus Mecıdıyeler cıkarıldı. Bakır sıkkeler de 5, 10, 20 ve 40 para olarak basıldı. 1863 yılında Osmanlı Bankası’na banknot cıkarma yetkısı verıldı.
İmparatorlugun son donemınde, 26 Mart 1916’da cıkarılan Tevhıd-ı Meskukat Kanunu’yla Osmanlı metal paraları altın, gumus ve nıkel olarak belırlendı.

Turkıye Cumhurıyetı’nın ılk yıllarında ıse yıne Osmanlı metal paraları surumdeydı. Ancak 1924 ve 1925’te cıkarılan yasalarla altın ve gumus para sıstemıne son verıldı; ve sıkke tarıhe karıstı.

alıntıdır.
  Alıntı ile Cevapla

Facebook'ta Paylaş


Alt 04-11-2009, 11:35 AM   #2
Gaziosmanpaşa
Moderator
 
Gaziosmanpaşa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 534
Tecrübe Puanı: 313017
Gaziosmanpaşa has a reputation beyond reputeGaziosmanpaşa has a reputation beyond reputeGaziosmanpaşa has a reputation beyond reputeGaziosmanpaşa has a reputation beyond reputeGaziosmanpaşa has a reputation beyond reputeGaziosmanpaşa has a reputation beyond reputeGaziosmanpaşa has a reputation beyond reputeGaziosmanpaşa has a reputation beyond reputeGaziosmanpaşa has a reputation beyond reputeGaziosmanpaşa has a reputation beyond reputeGaziosmanpaşa has a reputation beyond repute
Standart

eline saglik dayi
__________________
" Sende bir yumurta var, bende bir yumurta var
Ben yumurtamı sana verdim, sen yumurtanı bana verdin
Senin bir yumurtan, benim bir yumurtam oldu.
Ama.. Sende bir bilgi var, bende bir bilgi var,
Ben bilgimi sana verdim, sen bilgini bana verdin.
Şimdi benim iki bilgim var, senin de iki bilgin var”
Gaziosmanpaşa isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
Yok


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı



WEZ Format +3. Şuan Saat: 12:15 AM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.4
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.